
31 Ocak 2009
1 Saat Yetti

30 Ocak 2009
Şimdi Fedex Zamanı


29 Ocak 2009
Issız Adam...

28 Ocak 2009
Geldik Yarıya

Nadal'ın yarı finaldeki rakibi vatandaşı Fernando Verdasco. Sıralamada 14.olan Verdasco'nun bugüne kadar Grand Slam'lerde en büyük başarısı 4.turdu. Kendini kanıtladığı maç; geçen sezonun son Grand Slam'i olan Amerika Açık Finalisti Andy Murray'i 3-2 ile geçtiği çeyrek final mücadelesiydi. Formunun zirvesinde olduğunu gördüğümüz Verdasco'nun vatandaşı Nadal geçebilmesi yine de zor gözüküyor.

27 Ocak 2009
Andrei Arshavin

23 Ocak 2009
Larissa'nın Transfer Politikası

Birçok futbolseverin hayatına, geçen sezon Tümer Metin'in 6 aylığına kaçarcasına kiralandığı takım olarak hayatımıza girdi bu takım. Bu vasat takıma böylesine tecrübeli bir oyun kurucu takviyesi oldukça akıllıca görünüyordu. Fakat zaman geçtikçe, Larissa yöneticilerinin futbol hayatını noktalama noktasına gelmiş kariyerli futbolculara özel bir ilgi duyduğu anlaşıldı.
Yaklaşık bir hafta önce eski Galatasaraylı Sasa Ilic'in de Larissa ile sözleşme imzaladığı duyurulmuştu. Bugün ise, sezonun ilk yarısını Hull City'de geçiren fakat gün itibariyle serbest bırakılan 34 yaşındaki Yunanlı oyuncu Stelios Giannakopoulos ile sözleşme imzalandığı duyuruldu.
Bu ilginç transfer haberlerinden sonra takımın kadrosuna göz attığımda ise, yöneticilerin bu işi iyiden iyiye alışkanlık haline getirmeye başladığını anladım. Zira kadrolarında bir dönem Galatasaray'ın gündemine gelen ve artık 33 yaşına gelmiş Laurent Robert, ve adını Celtic'te duyuran 32 yaşındaki Polonyalı futbolcu Maciej Zurawski'yi barındıyorlar.
Bu ilginç sistemin en azından kötü gitmediğini söyleyebilirim. Geçen sene Yunanistan Ligi'ni 6. sırada tamamlamışlar. Fakat bu gidişle oldukça yaşlı ve vasat bir 'Los Galacticos' kurmaları 1-2 seneyi bulmaz. Eğer rotalarını daha genç oyunculara çevirmezlerse, ağırdan ağıra bir huzurevine dönüşmeye mahkum görünüyor Larissa FC, nam-ı diğer AEL 1964...
22 Ocak 2009
Willy Sagnol Bırakıyor


Bu kadar başarılı bir sağ bekin, henüz Türkiye'ye transfer dedikoduları dahi çıkmadan futbolu bırakmak zorunda kalması çok acı verici. Bakalım futbolculuk kariyerine yakışır bir yöneticilik performansı sergileyebilecek mi...
Galatasaray'da İmza Günü

Adnan Sezgin'in imza törenindeki açıklaması ise oldukça anlamlı: "Size Aslantepe kadrosundan 4 arkadaşımı takdim ediyorum. Hepimize hayırlı uğurlu olsun". Bu açıklama, Galatasaray yönetiminin geleceğini tamamen Aslantepe Stadı üstüne kurduğunu destekler nitelikte. Yeni stada geçilir geçilmez, özellikle maddi olarak büyük bir rahatlama içine girecektir Galatasaray kulübü. Bu nedenle, bu kriz döneminde bile aksamadan devam ediyor inşaat. Umarım Eren Talu yönetimin bu güvenini boşa çıkarmaz, zaten bugüne kadar gösterdiği istikrarla da çıkarmayacakmış gibi görünüyor.
De Jong City'de

Avrupa'dan Kupa Manzaraları



Avrupa'da böyle heyecanlar yaşanırken, bizim kupamızda hiçbir stad tam olarak dolmuyor, hiçbir maça tam kadrosuyla çıkmıyor. Grup liderliği ile ikinciliği arasında zerre fark bulunmayan bir formatta, daha fazlasını beklemek zaten oldukça güç. Bakalım federasyon ilerleyen yıllarda parayı mı, yoksa heyecanı mı tercih edecek... Göreceğiz.
Taraftar Sosyal Anketi
Ciddiye alındığı takdirde önemli bir mihenk taşı olabilir bu anket. Önemli ve kaliteli sorular barındırıyor. Şu adresten indirip doldurduktan sonra taraftaranket@gmail.com'a gönderebilirsiniz. Nedir ne değildir diye soruyorsanız buradan sitelerini ziyaret edebilirsiniz.
21 Ocak 2009
Palacios Tottenham'da
Bonservis bedelinin 14 milyon pound olduğu tahmin ediliyor. Bakalım Palacios, Tottenham'ın inanılmaz alternatifli kadrosunda kendine yer bulabilecek mi, yoksa Tottenham'ın formsuzluğuna uyum mu sağlayacak... Bekleyip göreceğiz...
19 Ocak 2009
Bu City Akıllanmaz

Manchester City fiyatını ise pek dikkate almamak lazım. Malum bir ara Chelsea'ye özel fiyatlar vardı şimdi aynı durum City için geçerli. City'yi gören yükseklerden başlıyor kapıyı açmaya. Bugün '14 milyon pounda neler alınmaz ki!' ye getirmek istemiyorum durumu ama gerçek bu. Şu Manchester City Ümit Karan'a falan talip olsa da, 10 milyon pound'a yollasak, tadından yenmez. Yeri gelmişken Kaka'ya bir çağrı da benden: Düşün Bellamy'yi bir de kendini, yakışmaz Kaka, yakışmaz sana City...
Fortis Türkiye Kupası Çeyrek Final Eşleşmeleri

Sivasspor'dan başlayalım. Galatasaray ile eşleşen Sivasspor'un basın sözcüsü Fikret Ünsal: "Galatasaray'ı eleyeceğimize eminim." açıklamasıyla Sivas'ta çok ve boş konuşmanın sadece Bülent Uygun'a has bir özellik olmadığını kanıtlamış. Zira kuranın hemen ardından böyle saçma bir konuşmayla ne takım motive edilir, ne de rakibe karşı psikolojik bir üstünlük sağlanır.
Bursaspor başkanı ise verdiği demeç ile ortamı şenlendirmiş: "Fenerbahçe ile erken final oynayacağız". Sayın İbrahim Kızıl, bugüne kadar kupada kaç kere Fenerbahçe ile Bursaspor aynı anda final oynadı, onu da geçtim lig performanslarına bakıldığında bu iki takımın eşleşmesi mi erken final olarak değerlendirilebilir, yoksa Galatasaray ile Sivasspor'un mu?
Bu saçma ve itici demeçler, herkesin ortak isteği olan Anadolu takımlarından birinin şampiyon olması fikrini yavaş yavaş öldürüyor. Biraz daha dikkatli seçilecek kelimeler ile birlikte oluşacak bir kamuoyu desteği, bir Anadolu kulübünün şampiyonluk yolundaki en büyük yardımcısı olacaktır. Bunu sağlamak için öncelikle kulübün her üyesinin uzatılan her mikrofona konuşmasını engellemek gerekiyor, ki bu da Bülent Uygun gibi basın sözcülüğüne soyunan teknik direktörlerle oldukça zor görünüyor...
Kocaelispor Nereye - #2

Yine gün içinde belki de takımın elinde avucunda kalan tek tanınmış oyuncu Serhat Akın ile Bursaspor'un ilgilenmekte olduğu açıklandı. Bu transferin de birkaç gün içinde sonuçlanması kimse için sürpriz olmaz.
Sezonun ortasında yabancılarını kaybeden Kocaeli, tüm ümitlerini devre arasında alınacak kaliteli yabancılara bağlamıştı. Bu yabancıların boş bir umut olduğu çoktan anlaşıldı, artık eldeki son kaliteli futbolcularını kaybetmemeye çalışıyorlar. Kendi adıma Turkcell Süper Lig'e çıkışına bu kadar sevindiğim bir kulübün bağıra bağıra küme düşüşünü izlemek çok acı veriyor. Bir kere daha sormak lazım: Kocaeli nereye gidiyor?
18 Ocak 2009
Messi: "Barca'dan ayrılmak istemiyorum"

Dün oynanan Deportivo maçının ardından açıklamalar yapan yıldız oyuncu Messi: "Kariyerimin sonuna kadar Barcalona'da oynamak istiyorum" dedi. Gazetecilerin Manchester City'nin Kaka'ya yaptığı 100 Milyon Avroluk astronomik teklifi hatırlatmalarına üzerine ise: "O parayı bana bile verseler, yine de Barca'dan vazgeçmem" diye karşılık verdi.
Bence Messi'ye o parayı verseler Çemişgezekspor'a bile gelir de, neyse..
Semih Kaya

17 Ocak 2009
Galatasaray Çeyrek Finalde
Galatasaray Fortis Türkiye Kupası, B Grubu, 4.maçında Bank Asya 1.lig ekiplerinden Malatyaspor'u Arda, Aydın, Ü.Karan ve Yaser(p)'in golleriyle 4-2 mağlup ederek 10 puanla çeyrek finale adını yazdırdı. 





Daha Kral Olacaktın

Başarılarında başkanından masörüne kadar herkesin payı vardı elbette ama en önemli ikili belliydi; Ralf Rangnick ve Vedad Ibišević. Şu an önemli olan Ibišević kısmı bizim için çünkü büyük bir aksilik olmazsa sezonun geri kalanında da Ralf Rangnick olacak takımın başında ama Vedad bu sene bir daha gözükemeyecek ortalıklarda. 3 gün önce Hamburg ile oynanan özel maçta sakatlandı. Hiç beklemeden oldu ameliyatı sağ dizinden. 17 maçta 18 gol bulmuştu. Rekorlar kıracaktı. Daha kral olacaktı. Olmadı. Sakatlanmaması gereken biri varsa oydu ama olmadı. Hoffenheimlı futbolcular şampiyonluk kupasıyla giderlerse yanına ancak o zaman güler yüzü. Şampiyon ol Hoffenheim, Vedad için, bizim için...
Ebedi Dostluk
Bugün, Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki rekabetin 100. yılını doldurduğu gün. İki kulübün de resmi sitesi, bu anlamlı günü kutlamak adına resmi sitelerinin açılış sayfalarını yukarıdaki gibi tasarlamışlar. Türk futbolunda karşılıklı sevgi ve saygının bitmeye yüz tuttuğu bir dönemde, bu manzarayı görmek beni çok sevindirdi. İyi ki varsın Galatasaray, iyi ki varsın Fenerbahçe!
İnanılmaz Ceza !!
Fanatik'te gördüğüm haberi aynen aktarıyorum :

Yer Antalya... Fotoğraftakiler ise Alman 3. Ligi takımlarından Carl Zeiss Jena’nın futbolcuları... Peki bu adamlar ne yapıyor? Yanıtlayalım... Teknik direktör Rene van Eck, antrenmanda oynanan çift kalede varlık gösteremeyen ve kaybeden oyuncularına öfkelenir. Onlara verdiği ceza ise dünya futbol tarihinde bir ilktir. Kaybedenler kale çizgisine dizilir ve popoları sahaya dönük biçimde durur. Kazananlar ise ceza yayı üzerinden şut çekerek, takım arkadaşlarını cezalandırır.
Baptista Resitali
Baptista'nın Sampdoria'ya attığı birbirinden güzel iki gol. çıldıran spiker Carlo Zampa, -2002/2003 sezonu hariç- 1999-2005 arası Olimpiyat Stadı'nın resmi spikeri.. İzleyin :
ilk gol (frikik)
ikinci gol (harika çalım)
16 Ocak 2009
Dünyadan Haberler

- Galatasaray yönetimi, oynanan Fortis Türkiye Kupası ve hazırlık maçları sonucunda, Ferdi Elmas ve Alparslan Erdem'in sezon sonuna kadar kiralık verilmesine karar verdi. Alparslan için oldukça yararlı olacağına şüphem yok. Sürekli oynayabileceği bir takımda kendini geliştirebileceği zaten apaçık ortada. Maalesef Ferdi Elmas'tan ise o kadar umutlu değilim. Sene sonunda yolların ayrılması muhtemel.
- Eric Gerets'in takımı Marsilya, birkaç gün önce Shaktar'dan Brandao'nun transferini bitirmişti. Bugün ise, Rennes'de oynayan Wiltord'u sezon sonuna kadar kiraladılar. Böylece hücumu ne kadar çok sevdiğini bildiğimiz Gerets'in eline iki tane daha kaliteli hücumcu geçmiş oldu. Marsilya'da sol bek olarak görev yapan fakat Taiwo'nun arkasında fazla forma şansı bulamayan Gael Givet ise sene sonuna kadar Blackburn'e kiralandı.

- Manchester City'nin 100 milyon Euro'luk teklif yaptığı Kaka'nın kulübü Milan, oyuncusunun Manchester City ile şartları görüşmesine izin verdi. Böylesine astronomik bir teklif yapmayı göze alan City yöneticilerinin, Brezilyalı futbolcuyu ikna edip edemeyeceği ise tam anlamıyla bir merak konusu.

15 Ocak 2009
Süper Kahraman
Milan'a Taze Kan
CR-ush
Newcastle'da Olaylı Hafta #2

Dava şehrin takımının yıldız oyuncusu olunca ufak bir para cezası ile yırttı Martins, ehliyeti bile alınmadan.
Hakim Stephen Earl ile Martins arasındaki diyalog şu şekilde gelişmiş :
Hakim : "Mahkemeye çıktın ve adın basına yansıdı, seni daha fazla utandırmayacağım. Fakat birisi hız limitini bu kadar aşarsa karşısında birilerinin durması gerekir... Seni kısa zaman içinde sahada görmeyi umuyorum."
Martins : "Evet, göreceksiniz. Bir daha burada değil."
Verilen karar yol güvenliği derneklerinin tepkisini çekti fakat onlar bildirilerini okurken Martins arabasıyla yolu yarılamıştı bile.
Ayıp #3

Hadi diğerlerinin eldiveni yok, sen neyin peşindesin Iker???
Ayıp Serisi
14 Ocak 2009
Çalışkan Lincoln!
Lincoln'ün kampa biraz geç katılması, basının polemiklerine malzeme olmuştu ama duyduğumuza göre o dur duraksız çalışıyormuş.
Kondisyon açığını kapatma düşüncesinde olsa gerek, her antremandan sonra yarım saat, parasını kendisinin ödediği özel fizyoterapistiyle (bu da Türk basınınından kaçmadı ve polemik konusu oldu) çalışma yapıyormuş.
Helal sana Lincoln! Aman nazar değmesin...

Helal sana Lincoln! Aman nazar değmesin...
"f... you" Frings ??

Dün oynanan Galatasaray-Werder Bremen maçından sonra Frings'in Alman basınına açıklaması şöyleymiş:
"Hakem bana 3 defa 'f... you' dedi. Takım arkadaşım Mesut'a, hakemi uyarmasını söyledim ama hakem küfür etmeye devam etti. Ben de kırmızı kart gördükten sonra ona küfür ettim."
Baya güldüm çeşitli sitelerde okuduğum bu habere.
"Hakem bana 3 defa 'f... you' dedi. Takım arkadaşım Mesut'a, hakemi uyarmasını söyledim ama hakem küfür etmeye devam etti. Ben de kırmızı kart gördükten sonra ona küfür ettim."
Baya güldüm çeşitli sitelerde okuduğum bu habere.
Inter 3 - 1 Genoa

Herşeye rağmen pes etmeyen Genoa, 79'da Marco Rossi'nin muhteşem şutuyla beraberliği yakaladı. Bu golden sonra maç boyunca yanında oturttuğu Ibrahimovic'i oyuna alan Mourinho, bunun meyvelerini uzatma dakikalarında toplayacaktı. Zira maç boyunca Genoa'nın yanında olan şans faktörü, maçın normal süresinin 1-1 tamamlanmasını sağladı.

104. dakikada ise, Zlatan futbolseverlere güzel bir gol izletmek istedi. Aşağıda videosu bulunduğu için, golü anlatıp sürprizini kaçırmak istemiyorum, fakat Mourinho'nun 'Ben ve takımım Zlatan'a aşığız.' sözüne hak veriyorsunuz.
3. gol ile birlikte rahatlayan Inter'in maçı rölantiye almasıyla, keyifli bir maç sona ermiş oldu. Futbolseverlere de Zlatan'ın golünü tekrar tekrar izlemek düştü.
13 Ocak 2009
Alkışlar Alparslan'a
Galatasaray'ın bu sezon başında Werder Bremen'den transfer ettiği Alparslan Erdem, eski takımına karşı oynadığı bu maçta övgülerimi birkez daha haketti. Tekniği ve çok yönlülüğüyle ligdeki maçlarda da şans bulması beni hiç şaşırtmaz açıkçası.
Sol bek, orta sahanın solu ve orta sahanın ortasında görev alabilmesi onun için büyük avantaj. Tekniğinin oldukça iyi, şutlarının etkili ,oyun görüşünün iyi oluşu ve kademelerindeki başarısıyla da bence Galatasaray'a uzun yıllar faydalı olması muhtemel bir yetenek.

Phil Jackson Klasiği


1988-89 ve 89-90 sezonlarında konferans finalinde belalıları Detroit Pistons -nam-i diğer Bad Boys- tarafından ekarte edildiler.Her defasında final ellerinden kaçıyordu ve bu onları daha da kamçıladı.Sonucunda 90-91 sezonunda ilk şampiyonluk ve devamında iki three-peat geldi. Jordan artık sadece sayı makinesi değil aynı zamanda 'Majesteleri'ydi ve Chicago tüm bunları Phil Jackson'a borçluydu.
Aynı durum Lakers'ta da yaşandı. Shaq gittikten sonra sadece Kobe'nin ellerine bakan Lakers onun ulaştığı 35'li ortalamalara rağmen ilk turdan öteye gidemedi. Herkes Lakers'ın kötü durumundan çok neden Kobe'ye MVP'nin verilmediğini konuşuyordu, ama kimse MVP'de asıl baz alınanın takım başarısı olduğunu düşünmüyordu. Son yıllara baktığımızda MVP kime gittiyse takımı hep konferansını 1. bitirmişti (Duncan,Garnett,Nash,Nowitzki). Kobe attı fakat Lakers 8. bitirdi. Lakers'ta aslında işler kötüye gidiyordu ama Kobe'nin inanılmaz bireysel başarıları sayesinde bunlar gölgeleniyordu. Phil Jackson artık bir şeyler yapmalıydı ve yaptı, 20 sene önce Chicago'da yaptığını. Pau Gasol takıma katıldı ve bench genişletildi. Andrew Bynum'un üzerinde duruldu, sakatlığı süresince potansiyeli göz ardı edilmeden ilgilenildi. Artık Lakers'ın daha iyi bir pota altı vardı. Kobe aynı Jordan gibi kendini biraz geri çekti ve arkadaşlarını da oynatmaya, clutch time'da ön plana çıkmaya başladı. Sonucunda geçen sene her maç 40-50 atmamasına rağmen Lakers Gasol, Bynum, Odom'un ve benchinde katkılarıyla sezonu batıda lider bitirdi ve Kobe MVP ödülüne layık görüldü.Her ne kadar şampiyonluğu Boston'a kaptırmış olsalar da artık çok daha komple bir takımlar ve her geçen gün daha teklikeli oluyorlar. Bu sezon şampiyonluğun tartışmasız en büyük favorisi onlar ve yine herşeyin arkasında Phil Jackson var...

Kaydol:
Kayıtlar (Atom)