
17 Mayıs 2009
Ne! Toprak Mı?

12 Mayıs 2009
Premier Lig Son Durum
Ayrıca Avrupa Ligi'ne Fair Play sıralamasına göre ayrılan 3 takımlık kontenjanı da unutmamak lazım. Uefa tam listeyi pazartesi yayınladı ve ilk 3 sırayı Norveç, Danimarka ve İskoçya aldı. Bu ülkelerin fazladan birer takımı da Avrupa Ligi'nde yer alacak. UEFA Respect Fair Play Ligi tam sıralamasına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
9 Mayıs 2009
Seçim

"Sanırım geleceği için oynuyor, ama daha önemlisi bundan zevk alıyor. Buraya ilk geldiğinde en büyük sorun kondisyonuydu, onun haricinde üst düzey bir forvet özellikleri taşıyor.
(Tristan'ın yaşıyla ilgili bir soruya) Ben 39 yaşına kadar oynadım. Eğer futbolcu kendine bakarsa sorun yok demektir."David Di Michele ile beraber kulübün veteran yükünü sırtlıyorlar. Şimdilik kulüpte kalacak gibi görünse de sezon sonu medyamızın manşetlerinde yer alması da olası.
8 Mayıs 2009
Werder 10'suz Finalde



7 Mayıs 2009
İçimizdeki Katalanlar


İyisiyle kötüsüyle heyecanın üst düzeyde olduğu bir Şampiyonlar Ligi yarı final mücadelesini geride bıraktık. Son zamanlarda mitleştirilmeye çalışılan Messi ve ayağa pasa dayalı hücumcu Barcelona ile deplasmanda defansif futbolunu dibine vuran ama evinde oyunun her iki yönünü de başarıyla oynayan çirkin Chelsea arasındaki bu müsabaka kazananı deplasmanda ilk kaleyi bulan şutunu 90+3'te Uzaylı Messî'nin pasını İniesta'nın ayağından gole çeviren Barcelona oldu. Iniesta demişken neredeydi bu passever güruh 3 senedir, bilemedim. 3 sezondur aynı topu oynuyor adam, Euro 2008 Şampiyonu İspanya'nın da Xavi'den sonra en önemli oyuncusu zaten ki Barcelona'da da bu durum aynı, moda futbola pek uygun bir terim değil ama başka açıklaması yok bu Iniesta çılgınlığının. Maça dönersek, çoğu kişinin de söylediği gibi erken bulunan golün çok yararı oldu Chelsea'ye maç boyu. Yaşadığı uzun sakatlıklar yüzünden modası geçmekte olan Essien'in de kendini hatırlatması açısından güzel bir enstantaneydi gol. Gol sonrası; çoğunluğu 1. ve 2. bölgelerde olmak üzere sürekli pas yapan ama sert savunmayı bir türlü aşamayan bir Barcelona izledik. Chelsea ise Nou Camp'dakinden çok farklıydı ve özellikle Drogba'yla çok etkili pozisyonlar buldu. Anelka'nın pası sonrası Pique'yi yere yatırdığı poziyonda bomboş Essien'i görse maçı orda bitirmişti Drogba. Pozisyon harcamaktaki hoyratlıklarının başlarına bela olabileceğini eminim Hiddink de düşünmüştür son dakikalara doğru. 90+2 dakikalık konsantrasyonun bir anlığına bozulması ve Essien'in büyük hatasıyla her şey hüsrana dönüştü Chelsea için. İniesta'nın o mükemmel şutunu eski Cech kurtardı belki ama kasklı Cech'in o topu çıkaramaması çok şaşırtmadı bizi. İki taraf için de hakettiler geyiklerine girmek manasız olur. Manchester United için sonuna kadar söylenebilir bu ama bu iki takım arasında o derece bir fark yok. İngiliz Futbolu'nun derin analizi başka bir yazıya kaldı artık. Burdan son sözüm Daniel Alves'e; Sabri'yle girdiğin uzayın en iyi sağ beki olma mücadelesini hiç bir zaman kazanamayacaksın, bunu bilesin.
5 Mayıs 2009
Nereden Baksan Tutarsızlık

Tek maçlık Fenerbahçe kariyeriyle ilgili söyleyecek bir şeyim yok pek. Enke'yi Enke yapan takım Hannover 96 ya gelelim asıl. Bu sezon takımdaki 5. yılını yaşayan Enke 2 sezondur takım kaptanlığı görevini de üstleniyor. Bu sezona kadar ligde çok az maç kaçıran Enke, bu sezon yaşadığı sakatlıkla takımını 10 maçlığına yalnız bıraktığında Hannover'in bu defansif anlayış ile o olmadan ne hallere düşeceğini, onun takım için ne denli önemli bir oyuncu olduğunu görmüş olduk. Tamam Fahrenhorst - Eggimann - Schulz üçlüsünden pek iyi bir ikili çıkmadı, Enke bile yeterli olmuyor diyelim ama Dieter Hecking'in de bu maç başına yenilen ortalama 2 golde bir suçu olmalı. Aachen döneminde de gol yemeyi seven bir hoca olduğunu biliyoruz. Hannover'e takıldık Enke'ye dönelim tekrardan. Bir kere; kaleciden ekstra kurtarışlar yapması isteniyorsa ondan iyisi çok az dünyada. Cepheden gelen top geyiği sıktı artık onu geçelim. Bire birde refleksleri çok kuvvetli. Ara sıra yediği kötü goller olabiliyordu ki bunu da azalttı gitgide. Kendisinin kazandırdığı maç sayısı çok, bu önemli. Tek başına direndiği maçlardan bir tanesi olan Bochum maçını izleyince geldi zaten aklıma bu Enke yazısı. Artık Hannover'den ayrılma vakti geldi gibi. Almanya dışına çıkarsa Milli Takım için şansı azalabilir. Kaleci sorunu yaşadığını dünya âlemin bildiği bir Bayern Münih, hazır başında eski hocası da varken olur mu diye düşünüyoruz ama Heynckes'in takımda kalma ihtimali pek olmadığı için dışarıdan gelecek bir hoca ona ne kadar sıcak bakar orası muamma. Bir de konuşulduğu gibi Van Gaal gelirse takımın başına Bonano'yu futbola döndürür de yine almaz Enke'yi. Yazıya başlarken hiç yoktu aklımda ama şimdi düşündüm de Galatasaray'a nasıl gider diye. Bizim dünyadan bihaber basınımız yüksek ihtimal onu hala o tek maçla Fenerbahçe'den gönderilen adam diye bildiğinden büyük tartışma konusu olur bu topraklarda. İki taraf için de hayırlı olmaz anlayacağınız. Çok uğraştık ama kıyak bir takım bulamadık burdan Enke'ye. İyisi sen kaptan olarak bitir kariyerini Enke. Tabii doymadıysan gol yemeye.
3 Mayıs 2009
Turkcell Süper Lig'in Yenileri
Gökhan Zan Eziyeti!


2 Mayıs 2009
Simon Kjaer

1.89 boyundaki Kjaer’in hava toplarındaki etkisi tartışılmaz. Son Milan maçından 3-0 yenik ayrılmalarına rağmen Kaka’ya geçit vermeyen tek adam olması da birebir de ne kadar iyi bir savunmacı olduğunun göstergesiydi.
Bu sezon 18’in de ilk 11 olmak üzere 23 maçta görev alan Kjaer oynadığı futbolla Serie A’da dikkatleri üzerine çekmeyi başardı bile. Şimdiden Fiorentina, Milan, Juventus ve Inter onunla ilgilenmeye başladı. Menajeri yaptığı son açıklamada değerinin 12 Milyon Avro olduğunu belirtmiş. Fazla bir miktar gibi görünse de bence Kjaer bu parayı gözden çıkarmaya değecek bir yetenek.
Messi ve Diğerleri

Real Madrid adına ne büyük bir şanssızlıktır ki, kendileri adına "çok iyi" geçen sezonda rakipleri "insanüstü" bir performans gösteriyor. Başka zaman olsa göklere çıkarılacak Juande Ramos, şu anda Real Madrid tarihinin kara sayfalarından birinde yer alıyor. Aslında biraz daha 'Anadolu takımı'vari bir görüntüyle sahaya çıkarsa takımını, belki daha az bir farkla maçı tamamlayabilirdi Madrid.


Kaydol:
Kayıtlar (Atom)