15 senelik futbol hayatında herhangi bir kulübe bağlı kalabildiğini göremedik Marco Di Vaio'nun. Lazio'yla başladığı ve arkasından Verona ve Bari'de geçirdiği pek de önemli olmayan yılları saymazsak, Di Vaio için başlangıç Salernitana'da oldu diyebiliriz. Takımdaki ilk senesinde attığı 21 golle Serie B'de gol kralı olduğu zaman daha 21 yaşındaydı. Takımının üst lige de çıkmasıyla İtalya'da tanınan bir figür haline gelmişti Di Vaio. Salernitana 1 sene bile dayanamayıp, kendini Serie B yollarına bırakınca, Di Vaio'ya da yol gözükmüş oldu başka bir Serie A takımına doğru.
Malumunuz bir türlü yerinde duramayan adam Di Vaio 2 senelik Juve kariyeri sonrası soluğu İspanya'da aldı. Parma'ya gidişinde olduğu gibi tercihi yine son UEFA Kupası sahibi Valencia'ydı. Valencia kariyerinin başında oynadığı Süper Kupa Finali'nde Porto'ya attığı golle takımına kupayı getiriyordu. Sezonun geri kalanı Valencia için kötü giderken Di Vaio ligde oynadığı 29 maçta attığı 11 golle takımın en golcü oyuncusu oluyor fakat 2005 yazında takıma katılan David Villa faktörü yüzünden ara transferde Monaco'ya kiralık olarak gidip, sezon sonunda orda kalmaya karar veriyordu. Toplam 1 sene kaldığı Fransa'dan yine bir kış günü ülkesinde, Genoa'ya buldu kendisini. Genoa'da geçirdiği çok da etkileyici olmayan günlerini yine 1.5 sene sonunda sonlandırıp ve artık son olmasına istediğimiz şu anki takımı Bologna'ya kiralık olarak atıyordu kapağı.
Serie A'da ilk senesini geçiren çoğu takım gibi hedefli ligde kalmak olan Bologna Daniele Arrigoni yönetiminde çıktığı 10 maçta yalnızca 2 galibiyet alıp 6 puan toplayınca hoca değişikliği yapıyor ve frikik üstadı Sırp Siniša Mihajlović ilk teknik direktörlük deneyimini yapmak üzere takımın başına getiriyordu. Mihajlović sonrası çıktığı 17 maçta 14 gol atan Di Vaio küllerinden doğmak terimini en ince ayrıntısına kadar anlattı bizlere. 33'e dayanan yaşına rağmen pes etmeyen Di Vaio, kariyerinde 9 senelik bir yeri olan, şampiyonluğu tattığı ama gol kralı sıfatına bir türlü erişemediği Serie A'da, ilk defa bu kadar yakın bu ünvana. Arkasından takip edeni çok ama bu saatten sonra gönlümüz onunla beraber bu krallık yarışında... Unutmadan 1,78 boyundaki bir adam nasıl bu kadar etkili olabiliyor kafa toplarında, bunu da bir anlatsan ya Marco Paşa...
İtalya'da sezonu 4. sırada bitiren son UEFA Kupası sahibi Parma yeni adresiydi artık. Crespo'nun partneri Enrico Chiesa'nın takımdan ayrılmasıyla bir forvete gereksinim duyan Parma için de iyi bir transferdi bu. İlk sezonundaki etkisiz performansını ikinci sezonunda geliştiren Di Vaio, 3.sezon ligde attığı 20 golle adeta patlama yapıyordu fakat takım alışılmışın dışında 10.sırada bitiriyordu ligi. Kazanılan İtalya Kupası ise Avrupa Arenası'nda devamlılık sağlayabilme açısında ilaç gibi gelmişti. Marco'nun gözü ise daha yükseklerdeydi. Serie A'da şampiyonluk kazanmak isteyen bir oyuncu için en kolay olanının seçti: Juventus. Takıma katıldığı ilk sezon yaşadığı şampiyonluğun onun için tek Juventus için de son olacağını kimse tahmin etmiyordu.
Malumunuz bir türlü yerinde duramayan adam Di Vaio 2 senelik Juve kariyeri sonrası soluğu İspanya'da aldı. Parma'ya gidişinde olduğu gibi tercihi yine son UEFA Kupası sahibi Valencia'ydı. Valencia kariyerinin başında oynadığı Süper Kupa Finali'nde Porto'ya attığı golle takımına kupayı getiriyordu. Sezonun geri kalanı Valencia için kötü giderken Di Vaio ligde oynadığı 29 maçta attığı 11 golle takımın en golcü oyuncusu oluyor fakat 2005 yazında takıma katılan David Villa faktörü yüzünden ara transferde Monaco'ya kiralık olarak gidip, sezon sonunda orda kalmaya karar veriyordu. Toplam 1 sene kaldığı Fransa'dan yine bir kış günü ülkesinde, Genoa'ya buldu kendisini. Genoa'da geçirdiği çok da etkileyici olmayan günlerini yine 1.5 sene sonunda sonlandırıp ve artık son olmasına istediğimiz şu anki takımı Bologna'ya kiralık olarak atıyordu kapağı.
Serie A'da ilk senesini geçiren çoğu takım gibi hedefli ligde kalmak olan Bologna Daniele Arrigoni yönetiminde çıktığı 10 maçta yalnızca 2 galibiyet alıp 6 puan toplayınca hoca değişikliği yapıyor ve frikik üstadı Sırp Siniša Mihajlović ilk teknik direktörlük deneyimini yapmak üzere takımın başına getiriyordu. Mihajlović sonrası çıktığı 17 maçta 14 gol atan Di Vaio küllerinden doğmak terimini en ince ayrıntısına kadar anlattı bizlere. 33'e dayanan yaşına rağmen pes etmeyen Di Vaio, kariyerinde 9 senelik bir yeri olan, şampiyonluğu tattığı ama gol kralı sıfatına bir türlü erişemediği Serie A'da, ilk defa bu kadar yakın bu ünvana. Arkasından takip edeni çok ama bu saatten sonra gönlümüz onunla beraber bu krallık yarışında... Unutmadan 1,78 boyundaki bir adam nasıl bu kadar etkili olabiliyor kafa toplarında, bunu da bir anlatsan ya Marco Paşa...
4 yorum:
aynı günde yazmışız, uzun süredir sesi soluğu çıkmayan ve kenara atılmış bir adam için hoş...adamın italyadan sonra en çok hayranı türkiye'de sanırım :)
bu yazıyı görmeden önce bende di vaio ile ilgili bugün bişeyler yazdım.daha sonra flying ve senin yazdığını da görünce toplu halde pişti olduk.küllerinden doğmak falan filan deyimleri aynen bende de var:)dün ben yazsaydım ahanda herif çalmış benden derdim.ilk sen yazdığın için yemin olsun çalmadım ulannn :)
asıl marifet bu gol sayısına ulaşmadan yazmak olurdu ama napalım kendi bile beklemiyordur böylesini.
bugün bir gazetede sanırım ht de küllerinden doğdu başlığıyla haber olarak verilmiş di vaio. hemen çalmışlar gece gece:))
Yorum Gönder